Temmuz Sıcağında Zinde Kalmanın Balıkesirce Yolları
Değerli Okurlarım;
Temmuz ayı geldi mi Balıkesir başka bir yüzünü gösterir. Güneş biraz daha yakından bakar bu şehre, rüzgâr biraz daha nazlı eser, sahil kasabalarında saatler yavaşlar… Şehir hem kalabalıklaşır hem de bir garip serinliğe özlem duyar. Sıcağın etkisini iliklerimize kadar hissettiğimiz şu günlerde bedenimizi ve ruhumuzu diri tutmanın yollarını bir kez daha hatırlamakta fayda var.
Hem sağlık hem keyif için Balıkesir’de temmuz ayında neler yapılmalı, neler tüketilmeli, nasıl yaşanmalı… Gelin birlikte göz atalım.
Gölgede Dinlen, Denizde Serinle
Balıkesir’in en büyük şanslarından biri üç denize birden komşu olması. Marmara, Ege ve körfez kıyıları… Sıcaktan kaçmak için Edremit’in serin sularına atlamak, Ayvalık’ta gün batımını izlemek, Erdek’te sabah erken denize girip günün geri kalanını gölgede geçirmek paha biçilemez.
Sabah saatlerini değerlendirmek en önemli ipucu. Güneş öğlen dik açıya gelmeden yürüyüşünüzü yapın, yüzmenizi tamamlayın. Geriye kalan saatleri ise çınar altlarında, zeytinlik kenarlarında ya da deniz kenarındaki bir kafede serin serin kitap okuyarak geçirin. Unutmayın, yazın temposu farklıdır; acele etmez, keyfine bakar.
Ne Yersek Oyuz: Balıkesir Mutfağından Hafiflik Önerileri
Sıcak havalarda vücut zaten zorlanır; bir de ağır yemeklerle metabolizmayı yormaya gerek yok. Neyse ki Balıkesir mutfağı yaz için de tam bir hazine.
Zeytinyağlı fasulye, börülce, enginar gibi sebzeler hem serinletir hem de tok tutar. Kazdağları’nın yaylalarından gelen taze otlarla yapılmış salatalar, hardal otu, ebegümeci, turp otu gibi şifalı bitkiler sofralara serinlik taşır.
Yoğurt, özellikle Susurluk’un meşhur kaymaklı yoğurdu, yazın en iyi dostudur. İçine birkaç yaprak taze nane atarak içilen ayran, hem sıvı kaybını önler hem de baş dönmesini alır. Keza buz gibi karadut suyu, vişne kompostosu, koruk suyu da Balıkesir’in yaz vazgeçileni olmalı.
Tatlı mı dediniz? Şerbetli tatlıları bir kenara bırakın, Gönen’in karpuzu ve Bigadiç’in kavunu imdadınıza yetişir. Serin serin, katkısız, doğal ve lifli… Daha ne olsun?
Güneşe Değil, Gölgeye Yatın
Güneş ışınlarının dik geldiği saatlerde dışarıda olmak sadece sıcak hissi değil, aynı zamanda yorgunluk, baş ağrısı, tansiyon gibi sorunları da beraberinde getirir. Bu yüzden saat 11:00 ile 17:00 arası mümkün olduğunca kapalı veya gölgelik alanlarda kalmak en doğrusudur.
Giysilerde açık renkleri, bol kesimleri tercih edin. Pamuklu ya da keten kumaşlar vücudu daha iyi havalandırır. Şapka, güneş gözlüğü ve güneş kremi de çantanızın vazgeçilmezi olsun.
Temmuzda Ruhunu Da Serinlet
Sadece bedeni değil, ruhu da beslemek gerek. Balıkesir, yaz akşamlarında size bunu fazlasıyla sunar. Avlu’da bir konser dinlemek, Altıeylül Lavanta Günleri’nde mor tarlalarda gezinmek, Gönen’de bir termal kaçamağı yapmak veya Ayvalık sokaklarında gün batımında yürümek... Her biri şehirle ruhsal bir bağ kurmanın yolları.
Zaman zaman dijital dünyadan uzaklaşıp doğaya dönmek de temmuzun özüdür aslında. Bir yaylada çadır kurmak, Kazdağları’nda gün doğumunu izlemek, kuş sesleriyle uyanmak... Balıkesir’in içinde sakladığı bu huzur köşeleri, modern hayatın karmaşasından sıyrılmak isteyenler için adeta birer sığınaktır.
Su, Uyku ve Sağduyu
Son olarak en temel üçlüyü unutmayalım: bol su, yeterli uyku ve sağduyu.
Günde en az 2-2,5 litre su içmeye özen gösterin. Sadece susayınca değil, ara ara yudumlayarak vücudunuzu susuz bırakmayın. Mümkünse öğle sonrası kısa bir uyku molası (şekerleme), hem dinçlik hem de bağışıklık için önemli. Sağduyu ise her mevsimin anahtarıdır. Aşırıya kaçmadan, doğaya kulak vererek, bedeninize saygı duyarak yaşayın.
Değerli okurlarım;
Temmuz sıcağı gelip de Balıkesir’i kavururken serin kalmanın yolu sadece klima düğmesinden geçmez. Bazen bir gölgelik, bazen serin bir lokma, bazen de dostlarla edilen sade bir sohbet yeter. Kendinize iyi bakın, Balıkesir’in yazını doyasıya yaşayın.
Kalın sağlıcakla.